AKP iktidarı ne yazık ki artık Türk insanını bıktırmış ve bezdirmiştir. Çünkü iyi niyetli bir yönetim tarzını bırakmış, beyninin arkasındaki dünyasının şartlarını Tük insanına dayatmak ve empoze etmek gayretine girmiştir. Bunun içinde adeta Türk Silahlı Kuvvetleri'ne savaş açmış durumdadır. Aklı sıra onu sindirecek, Türkiye'yi dünyada pek çok örneğini gördüğümüz basit ve ilkel İslam ülkelerine benzetecektir!.. Bunun için de AKP, "tek adam partisi" olma yolunda hızla ilerlemektedir.Ortada fol yok yumurta yok iken, bir Ergenekon yaratılmış, davası da bitmek bilmeyen şekilde uzadıkça uzamaktadır. Halk sıkılmıştır. Bıkmıştır. Darbe lafları almış başını yürümüş, adeta gündemi kaplamıştır. Tedbirleri güya gece yarıları alınan meclis kararları ile gündeme getirmek gibi lüzumsuz tedirginlikler yaşanmıştır. Türkiye'deki iktidarlar her şeyi doğru yaptıkları için mi ihtilaller olmuştur? Hayır...
Halkların desteği olmadan, hiç bir zaman darbeler gündeme gelmez ve olmaz. Bu sadece Türkiye'de değil, dünya ülkelerinde de böyledir. Türkiye'nin nüfusunun yarısından fazlası 28 yaşın altında. Bu insanlar 12 Eylül'ün ne anlama geldiğini, neden yapıldığını bilmiyor. Yaşı yetenler; 27 Mayıs'ların, 12 Eylül'lerin öncesindeki günleri hatırlar.. Hangimiz istemedik ve tasvip etmedik 12 Eylül'ü?..
Her şey iktidarların icraatlarına, niyetlerine ve ülkeyi yönetmedeki becerisine bağlıdır. AKP iktidarı ise beceriksizliğini kendi içindeki bölünmüşlüğün, iç iktidar kavgasının ve tek adam mücadelesinin etkisi altında şaşkın bir durumda, sözümona gündem değiştirerek gün ve zaman kazanma hevesindedir. Halkın iktidara desteği ne yazık ki hızla düşmektedir. Parti kongrelerinde Sayın Tayyip Erdoğan'a yönelen alkışlardaki zayıflamalar ise dikkat çekicidir. Görüntülenen boş koltuk ve tribünler ise anlayana bir ikazdır. "Peki Türkiye'de darbe olur mu" diye sorduğunuzu duyar gibiyim...
Türkiye'de darbe filan olmaz. Çünkü Türk insanı demokrasiyi her şeye rağmen tercih edecektir. Bugün içinde bulunduğumuz ortam, maalesef, AKP iktidarının basiretsizliğinin sonucundan başka bir şey değildir.
İktidarın yapması gereken; artık vesveseler ve suni gündemler yerine, sadede gelmesi, millete yaşanan ekonomik şartları anlatması, muhalefet partileri ile birlikte huzur şartlarını yaratmasıdır. Memleketin başındaki dertler büyüktür. İşsizlik artık sosyal bir yara halini almakta, adına DTP denen ve gittikçe gemi azıya alan bir partinin istekleri herkesi birbirine düşürmektedir. İktidarın ve Başbakanın kılı kıpırdamamaktadır. Milletimiz ise içinden isyan etmektedir. Korkarım ki, bu isyanın dışa vurması sonucunda kimsenin önleyemeyeceği olaylar yaşayabiliriz. AB süreci, olmayacak dua ile vakit kazanmaktan ve sivil toplum örgütlerini milletle beraber uyutmaktan başka işe yaramamaktadır. Ermeni meselesi ortadadır. İktidarın başı ile Cumhurbaşkanı ayrı tellerden çalmaktadır. Hükümetin üyeleri arasında uyum ve koordinasyon ise hak getiredir.
İktidar partisi ve onun Başbakanı seçimle iktidar olmuşlar ancak çalışmaları ile değil hükümet etmek, iktidar dahi olamamışlardır. Çünkü yaşanan şartlar ortadadır. Gazeteler ve yalaka köşe yazarları iktidar pastasından beslenmekte, dış kaynaklardan da teşvik görmektedirler. Türk halkı kendi kifayetsiz haber kaynaklarından ziyade, iktidar yanlısı ve dış sermaye medyası tarafından uyutulmaktadır.
Halkımız artık uyanmalıdır. Büyük bir ihtimal bu iktidar ve Başbakan "erken seçim"i gündemine getirecektir. Zira içte ve dışta itibarını yitirmekte olan partilerin başvurdukları tek yöntem budur.
Sun'i gündemlerle bıkan ve tiksinen Türk insanı, artık RTE'nın AKP'sine inanmamaktadır. Niyetinin ve icraatının her gün biraz daha dini içerik meyletmesi ve tarikatlara gösterilen müsamahaların sonuçlarının nereye varacağını az çok tahmin edebilmektedir. AKP'nin yöneticilerine seslenmek istiyorum:
Gündeminiz bugün ortada konuşulanlar değildir. Bunlar zaman kazandırmak ve başarısızlıkları halkın gözünden kaçırma oyunlarıdır.
Asıl kafa yormamız gereken konu başlıklarımız ise bellidir.
** Kürt sorunu, onların gittikçe artan ve devlet düzenini yıkıcı ve ayrılıkçı hareketleri..
** Ermenilerin istekleri ve soykırım konusundaki aciz tutumumuz..
** Kıbrıs meselesi ve Rumların bitmez tükenmez şımarıklıkları.. (İzmir'in Karşıyaka’sı kadar nüfusa sahip (700 bin) bir güdük devlet, bin yılık devlet mirasını sırtında taşıyan Türkiye'yi parmağında oynatmaktadır. Daha ülkesinin adındaki Türk kelimesini bile söylemekten aciz "KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat", AKP'ye güvenerek "anavatanının" milli çıkarlarına aykırı hareket etmekte, angajmanlara girmektedir.)
** Patrikane sorunu ve Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılması..
** Avrupa Birliği süreci ve uyutma taktikleri.. (Hâlâ "AB'ye gireceğiz" saçma hayalleri..)
** En önemlisi ise ekonomideki başarısızlıklar ve halkın per perişan hali.Bu maddeleri uzatabiliriz. AKP iktidarının gündem değiştirme alışkanlığının cılkı çıkmıştır. Ciddiyetsizlik artmıştır.
Daha da önemlisi halkın bu yönetime güveni adeta sona gelmiştir. Erken seçim ise kaçınılmazdır.. Baskın şekilde gelirse kimse şaşırmasın..GKızıltan/Gözlem
GEÇ KALMADAN…
15 yıl önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder