İzleyiciler

TRABZON DEMOKRATLARI

Fotoğrafım
TRABZON, Türkiye
DEMOKRAT ANAVATAN PARTİSİ İL TEŞKİLATI

23.11.2008

DEPREM..


AKP'de Aksu depremiAKP'de "Şok tayinler" yapıldı. Bu tayinlerin özeti şudur: Dengir Mir Mehmet Fırat gitti, yerine Abdülkadir Aksu, geldi. Asıl anlatımıyla Aksu, AKP'nin ikinci adamı oldu...İlk önemli tespit, görev değişikliği yapılan iki genel başkan yardımcısının yolsuzluk gerekçeli tartışmalarda yer almalarıdır. Bunların uzun ve geniş kapsamlı tartışılanı Dengir Fırat, kısa ve dar kapsamalı tartışılanı ise Şaban Dişli'dir.Bu değişikliğin önemli ismi Abdülkadir Aksu'dur.

Kritik dönemlerde görev almış ve uzlaşmacı kişiliği ile dikkat çeken farklı, sakin bir muhafazakarlık sergilemiştir. Temkinli bir ruhu, tedbirli bir zihni, saygılı tavrı ve sakin seviyesi, kararlılık açısından itibar edilecek ciddi hüviyet tarifi vermiştir.

ANAP terbiyesinde yetişmiş deneyimli bir politikacıdır. Özal ekolünün kışkırtıcı ve tertipçi kadrosu içinde hemen dikkat çeken tecrübeli bir üslubu simgelerdi. En sert nitelikli itirazını bile en yumuşak üslupla yorumlar ve hükme bağlardı.Mesut Yılmaz'ın genel başkanı seçiminde ayırıcı nitelikleri yüzünde tartışmalı kadroculuk ithamına konu oldu.

***
1995 seçimlerinden sonra, "liberal ıspazmozlar" ile ANAP'ta farklı konum kazanmak isteyen "kıdemli muhafazakarlar" hareketinde yer aldı. Bu işin bayraktarları (ön plan portreleri) arasında Cemil Çiçek dikkat çekiyordu. Çiçek, üç düşünen bir söyleyen siyaset ustasıydı.Siyaset çığırtkanlık da ister. Bu kadro hareketinin her vesileyle öne sürülen çehresi Ali Coşkun idi. Abdülkadir Aksu, tepeden gözleyen strateji yöncüsüydü. Haberi ve fikrini karşısındakilere fısıl fısıl anlatırken, Ali Coşkun gümbür gümbür yaymanın çığırtkanlık simasıydı.Bu yeni muhafazakarlığın üç silahşoru ANAP'tan ayrılıp Refah Partisi'ne geçtiler... Sonrası malum... Kısa sürede "itibar" edilenler ile "ihmal" edilenler tasnifinde yorumlandılar.Bu kadronun ilk tasfiye edileni Ali Coşkun oldu. Hep gözde olanı ise Cemil Çiçek...

Abdülkadir Aksu, bazen itibarın eteğinde, bazen ihmalin doruğunda; ama daima gündemin göbeğinde önemli bir siyaset motifi oldu.

***
Bir ara Tayyip Bey'le gerginlikler yaşadığı söylendi. Kabine dışında kalmanın sebebi olarak bu kırgınlığı ileri sürdüler. Şimdi anlaşılıyor ki barışmanın eşiğinde bir siyasi kucaklaşma ihtiyacı fark edilmektedir.Yakında yapılacağı beklenen kabine değişikliğinde Abdülkadir Aksu'nun "İade-i itibar" etmesi beklenmelidir. İade-i itibar, evsaf kantarını iyi kullanmanın maharetidir. En önemli dirhemi sadakat ve meziyet terkibini fark ettirmesidir.

Burası Türkiye: Burada sadakat fark edilmeyince bazen hürmet bile ihanet sayılır...

Y.KARAKOYUNLU

Hiç yorum yok: