ANAVATAN GELECEK....

Sevgili Dava Arkadaşlarım,Zaman bazen yavaş ilerler.Biz Anavatanlılar için de zaman son bir yılda oldukça yavaş ilerledi.Türk siyasetinin birikmiş sorunları ve oturmayan dengeleri zamanın akışını zorlaştırdı.Hiç mesulü olmadığımız olgulardan dolayı haksızlığa uğradık.Sorumlu davrandık, özverili olduk, mütevazi kaldık ama bunun karşılığı olarak biçilmeye ve kıyıya itilmeye çalışıldık.

Türkiye için özveri anlayışımız istismar edildi, mütevaziliğimiz kötüye yontuldu.Gizli perdeler ardında hesabımız kesilmeye çalışıldı.Ama, ilahi adaletin çarkları her zaman ve kesintisiz döndüğü için, bizi tasfiye etmeye çalışanlar, kendileri tasfiye oldular.Siyasetin yollarından ayrılmak, "elveda" demek zorunda kaldılar.

Biz ise teşkilatımızla, organlarımızla, üyelerimizle, fikir adamlarımız ve kadınlarımızla, inançlarımızla, disiplinimizle, birbirimize olan bağlılığımızla, ülkemize, geleceğe ve kendimize olan borcumuzla ve kendini her şart altında ispatlamış Genel Başkan'ımızla dimdik buradayız.Bizi diğerlerinden ayıran çok temel bir özelliğimiz daha var.Sevgimiz.

Biz aynı zamanda bir sevgi teşkilatıyız.Bu nedenle de bağlıyız birbirimize.Bu nedenle de bizde ayak kaydırmaca oyunları değil, beraber olma, birbirimizi taşıma ve yüceltme duygusu ve davranışı hakim.Biz, ayrıca, parti içi demokrasinin hakim olduğu, kişiliklerin ezilmediği yegane partiyiz.Bunda en büyük katkı Genel Başkan'ımızın şahsiyetinindir.

Genel Başkan'ımız gönülden saygılı ve sevgili bir insan olarak, açık, dost, paylaşımcı özellikleri ile partimizi bu bakımdan da müstesna kılmaktadır.Onun bu özellikleri, zaten, bizi ona çeken en temel nedenlerden bir tanesidir.Genel Başkan'ımız genç yaşında başladığı siyasi hayatında, bu anlamda da, çok yollardan geçmiş, bakmış, gözlemlemiş, hissetmiş ve arkaik tarzlı, saygısız yönetim anlayışlarına tepki duymuş, boyun eğmemiş ve kişiliğinin sevgi dolu özelliklerini bu tecrübe potasında sentezlemiş ve ortaya modern bir lider profili çıkarmıştır.Bu sevgi ve saygı dolu modern lider profili partimizin en temel ayrıcalık ve güvencelerinden birini teşkil etmekte ve bizi partimize bir kez daha gönül dolusu bağlamaktatır.

Sevgili Dava Arkadaşlarım,İçinde bulunduğumuz dönem ağır ilerleyen bir dönem ve bu dönemin en temel stratejik olgusu Hükümet partisine hakkında yürüyen dava süreci.Türk siyaseti bu sürecin neticelenemesinden sonra yeni bir denge evresine girecek ve ülkemizde yeniden bir pozisyonlanma olacak.

Biz Anavatan olarak bu süreci dikkatle takip ediyoruz.Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurları ve demokrasi çarkını döndüren tekerlekleridir.Bu anlayış içersinde, söz konusu olan milli menfaatlerimizi ağır ihlallerle çiğneyen ve ülkemize büyük kötülükler yapmış olan, yapmaya devam eden iktidar partisinin dahi örgütlenme hakkını savunuyoruz.Ancak bu süreç, artık, siyasetin kontrolü dışına çıkmış bir süreçtir ve karar yetkisi sadece ve sadece Türk Yargı'sına aittir.Türk Yargısı'nın yakın bir dönemde vermesinin beklendiği karardan sonra tablo netleşecektir.Ancak, Anavatan Partisi bu durağan süreçte de durmamakta ve siyasi çözümlerini Türk kamuoyuna aktarmaya devam etmektedir.

Genel Başkan'ımızın ülkemizin içinde bulunduğu siyasi krizle ilgili tespit ve çözümleri Türk kamuoyuna yansımaya ve kuvvetle algılanmaya devam etmektedir.Kapatma davası ekseninde oluşan Yargı-Hükümet krizinde kamuoyuna intikal eden tek çözüm önerisi Genel Başkan'ımızdan gelmiş ve büyük gazeteler bu çözüm önerilerini büyük bir formatta vermişlerdir.Keza, 1 seneyi aşkın bir süredir yürütülen ve "Ergenekon" ismiyle anılan soruşturma çevresinde ülkemizde oluşan büyük bir güvensizlik ve paranayoya ve toplumda oluşan hukuk boşluğu karşısında en net ve sağlam duruşu sergileyen de Genel Başkanımız olmuştur.Türk kamuoyu Erkan Mumcu'nun dinamizminin, bilgi ve tecrübe kapasitesinin, siyasi ehliyetinin farkındadır.

Örneğin, Genel Başkan'ımızın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yazmış olduğu mektupta dile getirilen siyasi öneriler Türk kamuoyunda çarpıcı bulunmuş ve kafalarda ışık yansıması yapmıştır.Biz Anavatanlılara düşen, bu ışık yansımasını yaygınlaştırmak için inovatif yöntemler geliştirmeye çalışmak ve önümüzdeki döneme hazırlanmak olmalıdır.
Bu açıdan yapabileceğimiz çok şey vardır.Bu hususlara ilişkin bazı önerilerimi paylaşmak istiyorum.-Yerel bazda kendimizi görünür kılmak, bunu için yerel gazete ve televizyonlarda görünür olmak

-Yerel yapılarla, örneğin, sanayi ve ticaret odaları, çiftçi ve esnaf örgütleri ile canlı ve sürekli temaslar içinde olmak, yerel bazdaki sorunlarla ilgili çözüm önerilerimiz hakkında bilgi vermek, siyasi alternatifimizi sunmak

-Partimiz lehindeki ve Hükümet partisi aleyhindeki haber ve gelişmeleri anında SMS yoluyla birbirimize, teşkilatlarımıza ve ilişkide olduğumuz her türlü çevreye aktarmak

-Hükümet partisinin ve onun yerel yapılanmalarının, belediyelerinin yolsuzluklarını takip etmek, yolsuzluklar hakkında yerel bazda bilgi toplamak ve bunlar sunulabilir bir formata geldiğinde hem birbirimizle hem de kamuoyuyla paylaşmak

-Yerel bazdaki tüm gelişmeleri, bunlarla ilgili yasama süreçlerini takip etmek ve bu konuları kamuoyuyla iletişim halinde tartışmak

-Yerel yapılardaki dürüst ve bilgili insanlarla temaslarımızı geliştirmek, dürüst ve siyaset üretmeye meyilli insanları teşkilat yapımıza kazandırmaya çalışmak

Bu hususlara önemle ilave etmek istediğim bir nokta da kadınlar ve gençlerle ilgili olandır.
Anavatan kadınlara ve gençlere yönelik çalışmalarına, hatta, öncelik vermelidir. Kadınları ve gençleri kazanmak seçimleri kazanmak anlamına gelir çünkü. Kadınlarımız yaşamsal sorunlara karşı çok duyarlı ve aşılması gereken noktayı en başta görenlerdir. Kadınlar günlük meşakkatleri içersinde yaşamın ağırlığıyla daha yakından muhatap oldukları için, siyasi devinime çok önemli bir katkı sağlarlar.
Gençlerde de çok büyük bir umut ve değişim arzusu vardır. Yeniliklere yatkındırlar. Değişimlere daha kolay ayak uydururlar. Toplumsal sorunlardan, işsizlikten, eğitim açıklarından birinci derecede etkilenirler. Arayışları güçlüdür. İnandıkları ve güven veren siyasi oluşumlara destek verirler.

Biz, Anavatan olarak, tüm bölgelerimizde, tüm şehirlerimizde kadınlarla ve gençlere yönelik bir söylemi çok güçlü tutmalı ve kadın, genç örgütlenmelerimize ağırlık vermeliyiz. Kadınlarımıza ve gençlerimize yönelik özgün programlarla çalışmalı ve bunun için yerel koşullara uygun somut çalışma programları oluşturmalıyız.

Sevgili Dava Arkadaşlarım,siyasi süreçler dinamik ve beklenmedik anlarda ivme alan süreçlerdir.Bizim yerel ve ulusal alanda yaptığımız çalışmalar beklenmedik bir anda önemli sıçramaları imkanlı kılacak bir potansiyele sahiptir.Sabırlı ve kararlı çalışmaların ani patlamalar şeklinde partimize yansıyacağından kuşku duymamalıyız.
Halkımız alternatifsizlik duygusu konusunda duyarlıdır ve gelişmeleri sanıldığından çok daha dikkatli takip etmektedir.Yapacağımız her türlü çalışma halkımız tarafından algılanacak ve zamanı geldiğinde büyük bir yankıya dönüşecektir.Dikkat çekmek istediğim bir önemli husus da şudur ki, biz bütün gücümüzü Hükümet partisine karşı yöneltmeli ve diğer siyasi partileri hedef alan söylem ve eylemler içersinde olmamalıyız.Çalışmalarımız, dünya literatüründe yaygın olan kullanım ifadesiyle gerilla tipi bir propaganda gibi olmalı ve istikrarlı ve devamlı bir eksende cereyan etmelidir.
Ayrıca, şunu da ifade etmek isterim ki, Üst Kurul Delegasyonu üyesi arkadaşlarımız da bu dönemde partimizin birliği ve devinimi açısından çok önemli bir fonksiyonun sahibidir.
Sevgili Dava Arkadaşlarım,Durağan gibi gözüken şu içinde bulunduğumuz dönem fırtınalara gebedir.Bir anda değişen dengeler partimize çok daha büyük görevler yükleyecek ve partimize yepyeni bir ivme katacaktır.Bu dönemi ısrarlı ve istikrarlı bir çalışmaya vakfetmemiz, bu yeni ivme döneminde hazırlıklı, dinamik ve çabuk olmamıza çok önemli bir katkı sağlayacaktır.

Biz zamanı, ama zaman da bizi beklemektedir.
Hepimize iyi çalışmalar diliyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

İbrahim Özdoğan
Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı
Hükümet ve Parlamento İle İlişkiler Başkanı
22. Dönem Milletvekili