Ülkemizin siyasal, sosyal ve ekonomik hayatında derin izler bırakarak,17 Nisan 1993 yılında aramızdan ayrılan 45. ve 46.dönem Cumhuriyet hükümetlerinin Başbakanı, 8.Cumhurbaşkanımız merhum TURGUT ÖZAL’ ın ölümünün 15. yılı nedeniyle karşınızdayım.
Kendisini rahmet ve minnetle anıyoruz. Mekanı cennet olsun.
Turgut Özal’ı tam olarak anlatmak zordur. O, Türk toplumunun yetiştirdiği, Atatürk’ten sonraki tek uluslararası lider, bir dünya siyasetçisidir.
O, ekonomide, zihniyette, felsefede, siyasette bu ülkeye çağ atlatandır.
O, İslam kimliği ile evrensel değerleri ilk kez uzlaştıran, Türk milletine iman, özgürlük ve bilim ışığında kendi kapasitesini keşfetme imkanını sağlayandır.
O, Türkiye’nin kaderini değiştirirken “ Benim iki göleğim var, biri bayramlık, diğeri idamlık” diyerek yola çıkan, seçkin bir siyasetçi ve devlet adamıdır.
Biz onun sayesinde çağdaş dünyalı olduk. Onun zamanına kadar siyah-beyaz yaşayan ülke kendi renkleri ile yaşamaya başladı.
Rahmetli Özal’ın en önemli parolası “ Halka hizmet, Hakk’a hizmettir” idi. Bu ilkeden hiç ayrılmamaya çalıştı. Gelişmiş ülkelerde ne varsa ülkemizde de o olsun, halkımız bunlardan yararlansın istedi. Kendini halktan biri gördü, halkın değerlerini üstün tuttu, onun için de halkı tarafından çok sevildi. Halkının “Tonton Amca”sı oldu.
Özal, özgürlükçü bir devlet adamı idi. Millete inançları ile, değerleri ile, kültürü ile özgür bir yaşam imkanı sağlayabilecek cesarete ve kararlılığa sahip bir lider olduğu için, milletimiz onu hayırla yad ediyor.
Hatırlayalım: “80’li yıllarda meşhur 141–142–163. maddeleri Türk Ceza Kanunu kapsamından çıkarırken, Türkiye’de hiç kimse bunu isteyebilecek cesarete sahip değildi. O bunu başardı.”
Kısaca Özal, uygarlığı yaratan 3 temel değere sıkı sıkıya bağlı kaldı:
Bunlar “inanç ve ibadet özgürlüğü, düşünce ve ifade özgürlüğü, girişim özgürlüğü” idi.
Bu ilkelerle bu ülkeye çağ atlatıldı. Bu ilkeler aynı zamanda ANAVATAN Partisi’nin kurucu fikirlerini ifade eder.
Turgut Özal bizim kuşağın gerçek kahramanı idi. Biz onu gördük, onu dinledik, onun yaptıklarını yaşadık ama onu tam olarak anlayabildik mi?
Sanmıyorum. Anlayabilseydik, sağlığında o kadar hırpalamazdık. Değerini bilirdik. Yaşarken sövmek, öldükten sonra övmek ikiyüzlülüğünü yapmazdık.
Rahmetli Özal’ın ülkemizde bıraktığı birçok mirastan biri de, Anavatan Partisi’dir. Bu parti 1980 öncesinin bütün eğilimlerini bir potada toplamayı başarmıştır.
Anavatan Partisi’nin hizmet anlayışı devam etmektedir. Bu partiyi kuranların, partiye kazandırdıkları ruh ölmemiştir.
Kurucu Genel Başkanımızı rahmet ve minnetle anıyoruz.
Anavatan Partisi
Trabzon İl Başkanı
Teyfik KELEŞ
Kendisini rahmet ve minnetle anıyoruz. Mekanı cennet olsun.
Turgut Özal’ı tam olarak anlatmak zordur. O, Türk toplumunun yetiştirdiği, Atatürk’ten sonraki tek uluslararası lider, bir dünya siyasetçisidir.
O, ekonomide, zihniyette, felsefede, siyasette bu ülkeye çağ atlatandır.
O, İslam kimliği ile evrensel değerleri ilk kez uzlaştıran, Türk milletine iman, özgürlük ve bilim ışığında kendi kapasitesini keşfetme imkanını sağlayandır.
O, Türkiye’nin kaderini değiştirirken “ Benim iki göleğim var, biri bayramlık, diğeri idamlık” diyerek yola çıkan, seçkin bir siyasetçi ve devlet adamıdır.
Biz onun sayesinde çağdaş dünyalı olduk. Onun zamanına kadar siyah-beyaz yaşayan ülke kendi renkleri ile yaşamaya başladı.
Rahmetli Özal’ın en önemli parolası “ Halka hizmet, Hakk’a hizmettir” idi. Bu ilkeden hiç ayrılmamaya çalıştı. Gelişmiş ülkelerde ne varsa ülkemizde de o olsun, halkımız bunlardan yararlansın istedi. Kendini halktan biri gördü, halkın değerlerini üstün tuttu, onun için de halkı tarafından çok sevildi. Halkının “Tonton Amca”sı oldu.
Özal, özgürlükçü bir devlet adamı idi. Millete inançları ile, değerleri ile, kültürü ile özgür bir yaşam imkanı sağlayabilecek cesarete ve kararlılığa sahip bir lider olduğu için, milletimiz onu hayırla yad ediyor.
Hatırlayalım: “80’li yıllarda meşhur 141–142–163. maddeleri Türk Ceza Kanunu kapsamından çıkarırken, Türkiye’de hiç kimse bunu isteyebilecek cesarete sahip değildi. O bunu başardı.”
Kısaca Özal, uygarlığı yaratan 3 temel değere sıkı sıkıya bağlı kaldı:
Bunlar “inanç ve ibadet özgürlüğü, düşünce ve ifade özgürlüğü, girişim özgürlüğü” idi.
Bu ilkelerle bu ülkeye çağ atlatıldı. Bu ilkeler aynı zamanda ANAVATAN Partisi’nin kurucu fikirlerini ifade eder.
Turgut Özal bizim kuşağın gerçek kahramanı idi. Biz onu gördük, onu dinledik, onun yaptıklarını yaşadık ama onu tam olarak anlayabildik mi?
Sanmıyorum. Anlayabilseydik, sağlığında o kadar hırpalamazdık. Değerini bilirdik. Yaşarken sövmek, öldükten sonra övmek ikiyüzlülüğünü yapmazdık.
Rahmetli Özal’ın ülkemizde bıraktığı birçok mirastan biri de, Anavatan Partisi’dir. Bu parti 1980 öncesinin bütün eğilimlerini bir potada toplamayı başarmıştır.
Anavatan Partisi’nin hizmet anlayışı devam etmektedir. Bu partiyi kuranların, partiye kazandırdıkları ruh ölmemiştir.
Kurucu Genel Başkanımızı rahmet ve minnetle anıyoruz.
Anavatan Partisi
Trabzon İl Başkanı
Teyfik KELEŞ
.jpg)
.jpg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder